Dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de özellikle son 15-20 yıldır görülme sıklığı giderek artan sel ve taşkın olayları hem can hem de mal kaybına neden olmaktadır. Son yıllarda etkilerini daha çok hissettiğimiz doğal afetler her ne kadar fiziki faktör olan iklim, jeomorfolojik özellikler, bitki örtüsü vb. ile yakından ilgili olsa bile bir o kadar da artan nüfus, plansız şehirleşme, akarsu havzalarındaki ekonomik ve beşeri faaliyetler ile de doğrudan ilişkilidir. Özellikle sel ve taşkın gibi meteorolojik kökenli afetlerin son zamanlarda değişen iklim şartları ile yıkıcı etkisinin daha çok olduğu ve bu afetlerin daha sıklıkla meydana geldiğini söylemek de mümkündür.
Taşkın olaylarının temel etkeni her ne kadar yağış olarak bilinse de, akarsu havzalarına ait doğal özelliklerin gün geçtikçe tahrip edilmesi, yoğun arazi kullanımlarının olması ve akarsu yataklarına yapılan yanlış müdahaleler, havza ve akarsu yatakları için normal olan yağışların bile taşkınlara yol açmasına neden olmaktadır. Ayrıca akarsular üzerinde yapılan mühendislik yapıları, bazen daha önce risk taşımayan özelliklerin, risk olarak değerlendirilmesine yol açmaktadır. Bu da akarsu yatağı kenarındaki arazi kullanımları için yapılacak risk yönetimi çalışmalarında bazı yeni planların dikkate alınmasına neden olmaktadır.
Sistematik bir süreç olan risk yönetimi; riskin tanımlanması, risk analizi ve risk miktarının belirlenmesinden oluşur. Olası bir taşkında can ve mal kaybını en aza indirmek ve taşkının olumsuz etkilerinin azaltılması için yapılması gereken çalışmalar taşkın alanlarındaki risk yönetimi ile gerçekleştirilebilmektedir. Risk yönetimi çalışmalarında; tehlike ve riskler belirlenmekte, risk senaryoları hazırlanmakta, korunma ve zarar azaltma önlemleri seçilmekte, sonuçlar güncel haritalar ve grafiklerle ortaya konmakta, kullanılabilecek kaynak ve imkânlar belirlenmekte, afetten korunma ve afet müdahalesi için en uygun seçenek ve öncelikler hakkında kararlar elenip uygulamaya geçilmektedir.
Melen Çayı 2 Boyutlu Taşkın Yayılım Analizi